Fotoğraf: ©W.Eugene Smith / Grandma Moses / 1948

Büyükanne Orada mısın…

//

Bir ressam düşünün ki, bilinen tüm fotoğrafları yaşlılık dönemine ait olsun ve yaşadığımız dünya onu “Büyükanne” adıyla bilsin. Bir ressam düşünün ki yaşamı iki yüzyıla yayılsın ve gördüğü onca sahneye rağmen hâlâ böylesine doğal, insani değerlere saygılı ve dimdik ayakta kalsın.

İlişikteki fotoğrafta 20.yüzyıl ortalarının sıradan foto röportajlarında yer alan kadınlara benzeyen Grandma Moses, Amerikan Naif Resim Sanatı’nın en önemli ismi olarak tüm dünyada tanınmıştır. Daha çok doğayı ele alan resimleriyle bilinen Grandma Moses, hislerinin açtığı yoldan gitmeyi kendisine iş edinmiştir.

Fiziksel yaşı ne olursa olsun, ufak bir çocuğun ruhu dolaşır naif ressamların bedenlerinde. Geçen yıllar da önemli değildir, alınan eğitim de… Kuşları, ağaçları ve çocukları tuvale geçirmektir genelde işleri. Ürkektir naifler; iki boyutlu bakarlar dünyaya ve sanki çalıların arasına gizlenerek izlerler yaşamı. Ayrıntıya girmezler, girseler de bir kilimin motifleri gibi gözalıcı ama olan bitene hep mesafeli kalırlar.

Sanki eski bir dergide basılmış ve çarpıcı nitelikleriyle bize göz kırpan bu fotoğrafla ansızın karşı karşıya geldiğimizde; zamanı ve mekânı bilememiş olmanın şaşkınlığıyla objektife dolayısıyla da bize bakmayı reddeden yaşlı bir hanımefendinin yüzüne odaklıyoruz gözlerimizi… Siyah beyaz bir fotoğraf olmasına rağmen yumuşak bir ışıkla yıkanıp ileri çağlara bu şekilde geçmeyi seçen renkleri hissedebiliyoruz.

Arkada, hangi mevsim olduğunu tam olarak anlayamadığımız bir bahçenin hayali, ön planda elinde fırçasıyla yeni bir resmi imgeden simgeye dönüştürmeye yeminli ifadesiyle dünya naif resminin büyükannesi Grandma Moses’i görüyoruz. Bizlere bakmamayı seçip orada değilmişiz gibi davranarak hem varlığımıza duyduğu saygıyı gösteriyor hem de aramıza yıllar içinde kapanma ihtimali olan bir mesafe koyuyor Büyükanne.

Grandma, William Eugene Smith’in fotoğrafında, sanki eski bir Amerikan portre ressamının elinden çıkmış bir resim gibi gözükmektedir. Kesinlikle ailedendir. Ya da yeni bir döneme aitse, Amerikan tarihi ile ilgili belgesel bir filmin dinlenme ânında çekilmiş fotoğrafı gibidir. Bakışların başka yöne çevrilmiş olması, fotoğrafçının uzun bir süreden beri orada olduğunun ve yokmuş gibi kabul edildiğinin en önemli göstergesidir.

Fotoğrafta, sanki yüzün aynasından yansıyan uhrevi bir ışık bakışlarımızla buluşuyor. Grandma Moses’i yeterince tanımadan ona karşı iyi duygular hissediyoruz. Kim bu kadın derken, fakında olmadan bir W.Eugene Smith fotoğrafının içine düşmüş olduğumuzu görüyoruz. Ardından gelgitler, girdaplar, geriye kalan çakıl taşları derken, fotoğrafın dehlizlerinde (en azından fotoğrafa bakma süresi boyunca) anılarımızla birlikte kayboluyoruz.

Büyükannenin üzerinde çiçekli bir elbise, naif bir resimden çıkmışçasına dikkat çekmektedir. Bizi bulmasa da odasını binlerce kez dikkatle taramış bakışlarında, sözcüklerle ifade etmekte zorlandığımız, adeta güneşten ödünç alınmış bir ışık parlamaktadır. Gözlüklerinin ardında kalan öğretmen bakışları, Grandma Moses’in bu işi ciddiyetle yaptığının ve bu durumdan hoşnut olduğunun ispatı gibidir.

Dünya fotoğrafçılığının en önemli isimlerinden biri olan William Eugene Smith, açık ismiyle Anna Mary Robertson Moses’i çektiğinde 1948 yılıdır. Yani Grandma Moses 88 yaşındadır. Grandma, Amerika’da kraliçeler gibi ağırlanmakta, en büyük ressamlardan bile sakınılan ilgiyi ve saygıyı görmektedir. Avrupa’da da Grandma Moses’in adı artık iyice bilinmekte, onun resimlerindeki naif etkinin ünü, resim dünyasını bir kez daha bu sanatının bileşenlerini düşünmeye itmektedir.

Çocukluğundan beri resim yapan Grandma Moses, öncelikle 1938 yılında kartpostalları kopyalayarak, ardından da anılarıyla kırsal yaşamın izlenimlerini birleştirerek resimler yaptı. İlk sergisinin mekânı bir galeri değil, ilaç şişeleriyle resimlerin yan yana durduğu bir eczane idi. Onun sanatının ilk izleyicileri çevresindeki ve yaşadığı bölgedeki insanlar oldu.

Amerikan naif resminin kraliçesi Grandma Moses öylesine bir duyarlık ve çalışma gücüne sahipti ki, bir yıl içinde Amerika’daki resim çevrelerinin neredeyse tamamı onu tanımıştı. Safyürek bir kalbin elde edebileceği maksimum başarıyı göğüsleyen Grandma Moses, geçtiğimiz yüzyılın primitif halk resmi geleneğini genetik bir kod olarak üzerinde taşımış; geç gelen ama haklı bir ünün de sahibi olmuştur.

İşte, büyükanneli masalın sonu bu kez iyi bitiyordu. Amerikan resim çevreleri artık yalnızca masal anlatan değil, çocuk kalbiyle resimler yapan bir büyükanneye de kucaklarını sonuna kadar açtılar. Kim bilir, birbirlerine yolladıkları karla bezenmiş kaç Noel kartında onun resimleri vardı.

 

Fotoğraf: ©W.Eugene Smith / Grandma Moses / 1948

1963 yılında İstanbul’da doğdu. M.S.Ü. Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Ana Sanat Dalı’nı (Lisans) 1985, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Fotoğraf Ana Sanat Dalı’nı (Yüksek Lisans) 2001 yılında bitirdi.

Farklı konularda yayınlanmış 15 kitabı bulunan Merih Akoğul, Türkiye’de ve dünyanın çeşitli ülkelerinde 30’un üzerinde fotoğraf sergisi açtı, grup sergilerine katıldı. Fotoğraf sanatı ve kuramı konularında çalışmalar yaptı. Seminer, sempozyum ve açıkoturumlara katıldı, bildiriler sundu, paneller yönetti, seçici kurullarda yer aldı. Reklam sektöründe yazar olarak çalıştı. Çeşitli özel kurumlarda eğitmenlik, özel radyolarda kültür ve sanat programları, televizyon programlarında sanat danışmanlığı yaptı.

Edebiyat, fotoğraf kuramı, plastik sanatlar ve müzik üzerine yazıları ve eleştirileri birçok gazete ve dergide yayınlanan Merih Akoğul, 2003 yılının yaz döneminde Avusturya Başkanlık Sanat Dairesi tarafından verilen bursla çalışmalarını Viyana’da sürdürdü. Çeşitli müze ve özel koleksiyonlarda yapıtları bulunan Akoğul, 27 yıldır Türkiye’nin önemli üniversitelerinde (Marmara Üniversitesi, Kadir Has Üniversitesi, Bahçeşehir Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi) fotoğraf dersleri vermiştir.

İstanbul Modern Müzesi Fotoğraf Bölümü Danışma Kurulu üyesi olan Merih Akoğul, aynı zamanda da Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde eğitmenliğini sürdürüyor. 2010 yılından 2021yılına kadar Eczacıbaşı Fotoğraf Sanatçıları Dizisi kitaplarının editörlüğünü yaptı. İFSAK Blog ve Gezgin Foto dergisinde köşe yazarlığını sürdürüyor.

Seçilmiş Kişisel Sergiler

2022 “Caz Zamanı” Avusturya Kültür Ofisi, İstanbul
2016 “Montreal’de Bir Mevsim, Galeri Işık
2013 “Tenha Vakitler”, ArtGalerim Nişantaşı, İstanbul
2011 “Kayıp Ruhlar”, ArtGalerim Nişantaşı, İstanbul
2010 “İç İçe İstanbul”, Fototrek, İstanbul
2008 “Standards”, PG Art Gallery, İstanbul
2007 “Sanki”, Leica Gallery, İstanbul
2006 “Geçen Yaz Viyana’da”, Palais Porcia Kunst Raum, Viyana
“Siyah Beyaz Afyonkarahisar”, Fevzi Çakmak Sanat Galerisi, Afyonkarahisar
“Avusturya 2006”, Avusturya Kültür Ofisi, İstanbul
2005 “Bit-ki”, PG Art Gallery, İstanbul
“Yolda”, Avusturya Kültür Ofisi, İstanbul
2004 “Otuz Kuş”, PG Art Gallery, İstanbul
“Geçen Yaz Viyana’da”, Fotografevi, İstanbul
2003 “Güzergâh: Edebiyat”, Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi, İstanbul
2002 “Başarmak”, Fotografevi, İstanbul
2001 “Klasikler/Neo-klasikler”, Fotoğrafevi, İstanbul
“Aşkküre”, Bedri Rahmi Eyüboğlu Sanat Galerisi, İstanbul
1999 “Bronz Askerler”, Fotografevi, İstanbul
1998 “Dönüşümler”, Art Shop, İzmir
“Filim”, İMKB Sanat Galerisi, İstanbul

Yayınlar

2021 “Ağustos” (şiir)
2016 “Montreal’de Bir Mevsim (fotoğraf)
2014 “Gece / Şarkılar” (şiir)
2007 “Sanki” (fotoğraf)
2006 “Siyah Beyaz Afyonkarahisar” (fotoğraf)
2005 “Türk Fotografçıları Kütüphanesi 22/Merih Akoğul” (fotoğraf)
“Bit-ki” (fotoğraf)
“İkizim Söyledi Ben Yazdım” (deneme)
“Saklı Günlükler” (çocuk edebiyatı)
2004 “Geçen Yaz Viyana’da” (fotoğraf)
2002 “Başarmak” (fotoğraf)
2001 “Klasikler/Neo-Klasikler” (fotoğraf)
1999 “Klasikler” (fotoğraf)
1995 “Kuğunun Ölümü” (şiir)
1992 “Son Dokunuş” (şiir)

Küratörlükler

2019 “Yolda” (Türkiye’de Gruplar), Fransız Kültür Merkezi, İstanbul
2019 “Fotoğrafın Doğası”, Artweeks Akaretler, Akaretler No:45, İstanbul
2018 “Yıldız Moran: Bir Dağ Masalı”, İstanbul Modern, İstanbul
2017 “Beni Bul” / Otoportreye Çağdaş Dokunuşlar, Akbank Sanat, İstanbul
2016 “Poz”, PG Art Gallery, İstanbul
2016 “İnsan İnsanı Çekermiş”, İstanbul Modern, İstanbul
2013 “Bir Zamanlar”, Fotografevi, İstanbul
2012 “Mekânın Doğası”, Hilpark Suites İstinye, İstanbul
2012 2. Bursa Fotofest / Uluslararası Bursa Fotoğraf Festivali
“İnsanlığın İzleri” (Sanat yönetmeni, şef küratör)
2012 “Gidilmemiş Zamanlar”, Hilpark Suites İstinye, İstanbul
2011 1. Bursa Fotofest / Uluslararası Bursa Fotoğraf Festivali
“Karşılaşmalar” (Sanat yönetmeni ve şef küratör)

Eczacıbaşı Fotoğraf Sanatçıları Dizisi (Editörlük)

2021 Yusuf Tuvi
2020 Lütfi Özkök
2019 İbrahim Zaman
2018 Ergun Çağatay
2017 Yıldız Moran
2016 Ersin Alok
2015 İzzet Keribar
2014 Sabit Kalfagil
2013 Sami Güner
2012 Ozan Sağdıç
2010 Şakir Eczacıbaşı

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Son yazılar: Fotoğraf

Nepal, Mumbai (Yaz 2024)

Bölüm 11, Hindistan, Mumbai (Devam) 9 Temmuz 2024 – Salı Sabah yine aynı saate kalkıp, kahvaltımızı…

Köy Enstitüleri Ruhuyla

‘Ağlarken gördüğümüz insanları, şimdi dans ederken görmek mutluluk verici’ Yazımın temellerini dayanışma gönüllüsü, sanatçı arkadaşım Meral…

Paris Yalnızlığı

Bayram Yılmaz Fotoğraf Kitabı Üzerine   Sert kapak, 154 sayfa 108 Siyah-beyaz, duotone fotoğraf Ebat 23×26…

Bir Öğrenci Sorduğunda

Minor White‘a ait bu yazı, İfsak Blog Ekibi tarafından Espas Sanat Kuram Yayınları’nın izniyle “Fotoğrafçının Eğitimi” …

Yangından Sonra

28 Temmuz 2021 tarihinde Manavgat’ta başlayan ve daha sonra ülkemizin  pek çok noktasında çıkan orman yangınlarında…

Fotoğrafın Oyunu

Anılar mı, yoksa fotoğraflar mı; yaşamın yanında soluk birer suret benzeri kalan küçük oyunların adı… Eski…