Vietnam’dan Portreler

/

Geçen yaz Başkent Hanoi’den Sapa’ya kadar Vietnam’ın kuzeyine yaptığımız yolculuk fotoğraf açısından tam bir şölendi. Bu bölgede pirinç üretimi  yoğun yapılıyor. Bilindiği gibi uzak doğuda pirinç tüketimi çok yaygın, hemen her öğünde yeniliyor, böylece tarımla uğraşan ailelerin hepsinin kendine ait pirinç terasları var ve ailecek çalışıyorlar.  Bu bölgedeki Çin sınırına yakın Mu Cang Chai kasabasında iki gece konakladık. Bizim Karadeniz bölgesinde olduğu gibi dere yatağında kurulmuş olan kasaba aynı zamanda fotoğrafçılar için turistik bir alan olmuş, vadiden yükselen dik yamaçlardaki pirinç terasları görsel olarak çok estetik çünkü. Bölgeye turlar düzenleyen yerel fotoğrafçılar sayesinde çok eğlenceli bir kaç gün geçirdik.  Dağ köyü Sang Nhu’ya ulaşmak için motorların arkasında, virajlı dik yokuşlardan tırmanırken adrenalin dolu anlar yaşadık. Sang Nhu köyünde yaşayan Hmong etnik halkına mensup aileler dostça karşıladılar bizi. Özellikle bize modellik yapan ailenin küçük kızı ve köydeki diğer çocuklar, bize poz vermek için tüm gün çalıştılar. Rengarenk ekose eşarpla tamamlanan yerel giysileri içinde geleneksel tarım yapan ve hala doğal bir yaşantı sürdüren Hmonglar, samimi ve sıcak insanlar.

Sapa bölgesinden dönerken Ta Phin dağ köyüne uğrayarak burada yaşayan Red Dao kabilesinin kadınları ile tanıştık. Red Dao halkı, çevrelerindeki ormanlardan gelen şifalı bitkilerin kullanımında uzmanlaşmış ve bir bitkisel banyo terapisi geliştirmişler. Köyde, bu geleneksel terapiyi uygulayan birkaç spa tesisi de var. Tarım toplumlarının hemen hepsinde olduğu gibi bu köyde de yaşamı kadınlar kurguluyor; evde ve dışarıda onlar çalışıyor. Baskın olarak kırmızı giyen ve  başlarını kırmızı örtüyle örten Dao kadınları, giysilerine iğne ile incecik işlemeler yapıyorlar. Göz nuru işlemelerle süsledikleri örtüleri ve çantaları sırtlarındaki hasır sepetlerde taşıyarak turistlere satmaya çalışıyorlar. Her bir giysi bir hikâye anlatırken kırmızı renk şansı ve bu topluluğun dayanıklılığını sembolize ediyor. Evlerine konuk olduğumuz ailenin 100 yaşını deviren ninesi, elinde iğnesi ve sarı ipek ipliğiyle  kumaşını işlerken gülümsedi objektifimize.

Kar yağışlı bir 14 şubat gününde Ordu’da doğdu. Kalabalık bir ailede büyüdü, çocukluğu kiraz
ağaçlarının tepesinde, uçsuz bucaksız yaylaların düzünde, hayaller içinde geçti. Resim yapmayı ve
fotoğraf çekmeyi babasından, okumayı dedesinden öğrendi. Hikayeler yazmaya merakını dürten ise
öğretmen olan annesiydi. Tıp fakültesini okumak için İzmir’e gitti, “gençliği bu şehrin kaldırımlarında
geçti”; bundan böyle bir yanı hep İzmirli’ydi. Zorunlu hizmetini yapmak için, yine karlı bir günde
vardığı Eskişehir’de yalnızlığı ve bozkırda gün batımının ne denli güzel olduğunu öğrendi. Psikiyatrist
olmaya karar verince yolu 15 yıl önce İstanbul‘a düştü. Mesleğin çalışma koşulları resim yapmaya
fırsat vermeyince daha çok fotoğraf çekmeye başladı, hem fotoğraf çekerken gezebiliyordu da.
Sonunda, bir gün yolu ifsak’la kesişti.

Yorum Sayıları: 4

  1. merhaba,
    nefis fotoğraflar, nefis portreler, insanlar, yüzler, ifadeler…
    teşekkürler, esenlikler,
    levent

  2. Çok güzel portreler ve anılarla dolu bir öğreti olarak hafızalarımıza kazınan görülmeye değer yerler olarak izlerken heyecenlandık hocam..
    Sevgiyle kalın …

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Son yazılar: Fotoğraf

Neden Fotoğraf Çekiyoruz?

Başlıktaki soruya psikoloji perspektifiyle bakıldığında akla birden fazla yanıt geliyor. İlk ve en basit yanıt Freudçu…

Beklerken

Yeryüzünün Gizli Görüntüleri Fotoğraf ve caz müziği birbirine çok benzer. Fotoğrafın da caz gibi türleri, icra…

Foto Sürreal

Fotograf ortamında bir süredir sürreal fotograf başlıklı seminer, atölye, sergi, gösteri gibi etkinlikler göze çarpıyor. Geleneksel/Modern…

Kendim Olmayı Seçtim

Güvenli ve korunaklı hissettiğimiz evimiz, hareket alanlarını daraltırken, özgürlüklerimizi sınırlar mı? Toplumun koyduğu görünmez duvarların ilk…

Yapay Zekâ ve Fotoğraf

Analog fotoğrafçılık yerini dijital teknolojilere terk ederken çoğumuz büyük bir devrime şahitlik ettiğimizi düşündük. Oysa filmli…

Nepal, Mumbai (Yaz 2024)

Bölüm 12, Umman, Maskat 10 Temmuz 2024 – Çarşamba Kurduğumuz saatte, sabaha karşı saat altıda uyanıyoruz.…

Büyükanne Orada mısın…

Bir ressam düşünün ki, bilinen tüm fotoğrafları yaşlılık dönemine ait olsun ve yaşadığımız dünya onu “Büyükanne”…

Nepal, Mumbai (Yaz 2024)

Bölüm 11, Hindistan, Mumbai (Devam) 9 Temmuz 2024 – Salı Sabah yine aynı saate kalkıp, kahvaltımızı…

Köy Enstitüleri Ruhuyla

‘Ağlarken gördüğümüz insanları, şimdi dans ederken görmek mutluluk verici’ Yazımın temellerini dayanışma gönüllüsü, sanatçı arkadaşım Meral…

Paris Yalnızlığı

Bayram Yılmaz Fotoğraf Kitabı Üzerine   Sert kapak, 154 sayfa 108 Siyah-beyaz, duotone fotoğraf Ebat 23×26…