Renklerin Dili

//

Fotoğrafta Renk Çağrışımları

Renkler güçlü bir iletişim aracıdır. Fotoğraflarda bir eylemi bildirmek, izleyicinin duygularını, ruh halini ve hatta fizyolojik tepkilerini etkilemek için kullanılabilir. Bu nedenle, renkleri doğru şekilde ve bilerek kullanarak, izleyicinin fotoğrafınıza gösterdiği ilgiyi ve verdiği tepkileri kontrol edebilirsiniz.

Bir fotoğrafı izlerken hissettiğimiz duygular, renklerle bağlantılıdır, fakat duygu eksikliği daha da kötü sonuçlar verebilir. Ana obje veya arka planın tonunu biraz daha açmak veya koyulaştırmak bile, bir fotoğrafın uyandırdığı duyguları ve mesajı etkileyebilir.

İnsanların renklere verdiği tepkiler, belirli duyguları uyandırmaktan, kalp atışlarını hızlandırmaya kadar değişmektedir. Bazı renkler bize coşku veya hüzün verirken, bazı renkler de bizi sakinleştirir veya bir tehlikeye karşı uyarır.

Renk çağrışımları kültürler arasında bağlamsal olarak değişebilir. Rengin bireyleri nasıl etkilediği yaşa, cinsiyete ve kültüre bağlı olarak farklılıklar gösterebilir.

Renk çarkının, sıcak renkler olarak tanımladığımız renkleri, kırmızı ve sarı bazlı renkler, sıcaklık duygularından, tehlike ve öfke duygularına kadar değişen duyguları uyandırır. Soğuk renkler olarak tanımlanan mavi ve cyan gibi renkler ise genellikle sakinleştirici renkler olarak tanımlanır.

Literatürün söylediğine göre, eski zamanlarda, Mısırlılar ve Çinliler, psikolojik bir tedavi metodu olarak renk terapisini kullanıyorlardı. Uzun geçmişine ve yaygın kullanımına rağmen, rengin insanları nasıl etkilediği konusundaki ciddi çalışmalar ancak 1950’lerden sonra başladı. İşte bilimsel olarak kanıtlanmış birkaç gerçek:

·       Algılanan renge verilen tepkiler fiziksel, psikolojik veya sosyal olabilir.

·       Sıcak renkler uyarıcı veya dürtücü, soğuk renkler sakinleştiricidir.

·       Fiziksel olarak, kırmızı, turuncu, sarı gibi bazı renkler diğerlerinden daha çok dikkatimizi çekiyor, uzak mesafelerden çabucak fark ediyoruz.

·       Bebeklerin ilk gördüğü temel renk kırmızıdır.

Güzel bir fotoğraf çekebilmek için renkleri anlamak, hangi renklerin izleyiciye neler hissettirdiğini, hangi ruh halini yarattığını çok iyi bilmek ve fotoğraflarda doğru kullanmak gerekir. Burada bizim için önemli olan, hangi renklerle daha iyi iletişim kurabiliriz? ve bunu fotoğraflarımızda etkili olarak nasıl kullanabiliriz?

Şimdi bazı temel renklerin psikolojisine kısaca bakalım:

Kırmızı Rengin Psikolojisi

Acil konuşmalar için bir telefon kulübesi – (Eskidendi)

Kırmızı, biz fotoğrafçıların çok kullandığı KYM [RGB] ve KSM [RYB] renk çarklarında birincil renktir.

Kırmızının, fizyolojik olarak metabolizmayı ve kalp atışlarını hızlandırmak, kan basıncını yükseltmek, iştahı artırmak, enerji vermek ve dikkati çekmek gibi eğilimi vardır. Tüm bu fizyolojik değişiklikler, doğal olarak enerji seviyelerinizin yükselmesine neden olur.

İnsanların kırmızıyı tehlike duyguları ile ilişkilendirme eğiliminin nedeni, ateşin yakması veya kanın akması gibi deneyimler olabilir. Birçok insanın kızınca, yükselen kan basıncı ve artan kan akışından dolayı yüzleri ve hatta ensesi bile kırmızılaşır. Bu gözlem, kırmızıyı öfke ile ilişkilendiriyor olabilir.

Fakat kırmızı her zaman tehlike veya öfkeyi işaret etmez. Kırmızı bazen aşk ve tutku gibi güçlü duygularla da ilişkilendirilir; tehlikeyi, güç ve cesareti simgeleyen evrensel bir renktir.

Kırmızı farklı kültürlerde, farklı çağrışımlar yapabilir: Örneğin, Hint ve Çin kültüründe kırmızı, mutluluk ve uzun bir yaşam getirmesi için gelin elbiselerinde kullanılır. Buna karşılık, Güney Afrika’da yaşayan insanlar kırmızıyı kan dökülmesi ve yasla ilişkilendirir.

Sonuç olarak, kırmızı dominant bir renktir ve renk çarkındaki renklerin, psikolojik olarak en etkileyicisidir. Fotoğraflarınızda dozunu aşırmadan, çok dikkatli kullanmalısınız.

İkinci temel rengimiz mavidir.

Mavi Rengin Psikolojisi

Huzur veren engin deniz

Mavi, bizim kullandığımız her iki renk çarkında da bir başka birincil renktir.

Mavi, gündüz gökyüzünün açık mavisi veya derin bir denizin koyu mavisi gibi, doğada sıklıkça görülen bir renktir. Güvenin, sakinliğin ve huzurun rengidir. Sadakat ve bütünlüğün yanı sıra muhafazakarlık da çağrıştırabilir.

Bazı insanlar maviyi hüzünlü veya kasvetli bir renk olarak bulurken, diğerleri onu barışçıl veya ilham verici olarak yorumlayabilir. Depresyondan asalete ve güvene kadar mavi, dünyadaki diğer tüm renklerden daha fazla anlam taşır.

Mavi birçok kültürde erkekliğin sembolü olarak görülür, erkek çocuğun doğumunu müjdeler. Çin’de ise mavi kadınsı, pembe ise erkeksi bir renk olarak kabul edilir.

Bazı Orta Doğu ülkelerinde mavi, güvenlik, tanrısallık ve koruma anlamına gelir, cennetin ve ölümsüzlüğün simgesidir.

KYM [RGB] çarkındaki üçüncü temel rengimiz yeşildir.

Yeşil Rengin Psikolojisi

Yeşil çimenler temiz havayı çağrıştırıyor.

Yeşil renk çoğu kez doğa, sağlık ve refah ile ilişkilendirilir; çevre bilinci ve trafik ışıkları gibi birçok üniversal kavramı simgeler. İnsan gözü için en dinlendirici renktir.

Ayrıca, yeşil, farklı kültürlerde oldukça farklı yorumlanır. Örneğin; Amerika Birleşik Devletleri ve İrlanda’da refahı, parayı ve şansı simgeler. İslam kültüründe yeşil, cenneti sembolize eder. Japonya’da ise yeşil, gençlik, sonsuzluk, canlılık ve enerji olarak yorumlanır.

KSM [RYB] çarkında kırmızı ve maviden başka bir temel rengimiz daha var: Sarı.

Sarı Rengin Psikolojisi

Baharın geldiğini müjdeleyen dafodiller

Sarı, KSM [RYB] renk çarkında bir ana renktir. Görünür spektrumda kırmızı ile mavi arasındadır. Sarı, pek çok kez, insan gözünün uzaktan fark edebildiği bir renktir.

Birçoğumuz için sarı, güneşin sıcaklığını çağrıştıran, enerji, umut ve iyimserlik dolu bir renktir. Güneş ile ilişkilendirildiği için iyimserlik, neşe, aydınlık çağrışımları yapabilir. Fakat, bazen de negatif bir etki olarak ikiyüzlülük, korkaklık, ihanet anlamına gelebilir.

Şimdi de fizikte renk olarak kabul edilmeyen fakat bizim fotoğraflarımızda kullandığımız siyah ve beyazın renk psikolojisine bakalım.

Siyahın Psikolojisi

Siyah, KYM [RGB] ve KSM [RYB] çarklarında yoktur. Fiziksel olarak bir renk gibi kabul edilmez.

Siyah, görünür spektrumda (tayf) ışık yokluğunu, fotoğraflarda karanlığı gösterir, formalite, gizem ve dramayı simgeler. Ayrıca, zarafet, cazibe, lüks ve ayrıcalığı gösterebilir.

İnsanlar genellikle siyahı seksi, güçlü, gizemli ve bazen de uğursuz olarak tanımlar, hayattaki olumsuz şeyleri sembolize etmek için kullanılır; ölüm, yas, kötü ve kasvetli şeylerle bağdaştırır.

Siyahın getirdiği olumsuz görüntüye rağmen, çoğu renkle iyi bir kontrast oluşturduğu için birçok kompozisyonda tercih edilen bir renktir. Doğru kullanılırsa, fotoğraflarınızda ayrım ve netlik sağlar.

Beyazın Psikolojisi

Beyaz da siyah gibi, bir ana renk değildir. KYM [RGB] ve KSM [RYB] çarklarında yoktur. Çünkü beyaz, görünür spektrumdaki tüm renklerin eşit miktardaki karışımıdır, fiziksel olarak ayrı bir renk gibi kabul edilmez. (Bkz. Renkler Teorisi)

Beyaz, tarafsızlığı, sulhu veya teslim olmayı simgeleyebilir. Birçok insan beyazı saf ve sakin bulurken, diğerleri onu katı ve soğuk olarak da algılayabilir.

Batı dünyasında gelinler genellikle saflığı ve masumiyeti simgelemek için beyaz elbiseler giyerler. Buna karşın, bazı Doğu kültüründe, örneğin; Çin’de ölümün ve yasın rengi beyazdır, ruhun bütün kötülüklerden arındığını ve yaratıcısına kavuştuğunu simgeler.

Bizim için beyaz çok ışıklı, ferah bir renktir. Kompozisyonlarda boş ve geniş bir alan görüntüsü algısı vermek için beyaz kullanır.

Sonuç

Özet olarak, istesek te istemesek te farklı renkler izleyicide farklı duygular uyandırır. Renkleri bilinçli ve dikkatli olarak kullanarak izleyicinizle görsel ve zihinsel olarak, iyi bir iletişim kurabilirsiniz.

Renk psikolojisini bilmek sizin duyguları iletebilmenize ve daha anlamlı fotoğraflar çekmenize yardımcı olacaktır.

fotoğraflar: Akın Öktem

Akın Öktem

Yirminci asrın ilk yarısında, Karadeniz Ereğli’de doğdu. Emekli kimya mühendisi.

Mühendislik hayatı dışında, fotoğraf sanatı ile de ilgilenen Akın Öktem, fotoğrafa güzel sanatların bir dalı olarak yaklaşır. İyi bir fotoğrafçı değil ama gayret ediyor.

Her şeyde sebep ve mantık arar. Şimdi de “fotoğraf ve nöroestetik” konusunda bilgi edinmeğe çalışıyor.

Emekli olduktan sonra, tüm zamanını makale yazmaya ve fotoğrafçıları, güzel sanatların bir dalı olan sanatsal fotoğraf konusunda eğitmeğe ayırıyor.

Vakti zamanında, çeşitli kamera kulüplerinde kuruculuk, yöneticilik ve yarışma hakemliği yaptı. Karma sergilere katıldı, dereceler aldı. Bir çok kamera kulübünde ve okulda, renk teorisi ve fotoğraf kompozisyonu üzerine söyleşi ve sunum yaptı.

Halen USA’da yaşıyor.

eMail: akin@fotorama101.com

 

 

1 Yorum

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Son yazılar: Fotoğraf

Levend Kılıç Anısına

Genel olarak sanat dünyasına ve özelde fotoğraf dünyasına baktığımız zaman hem  kitap,  hem de dergi yayını…

Feminizim Nasıl Görünür:

Bu yazı, İFSAK Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Grubu’ndan Ahu İncekaralar  https://www.instagram.com/ahuincekaralar/  tarafından shutterstock.com  https://www.shutterstock.com/blog/history-of-feminism-photos  adresinden Türkçeleştirilmiştir. .…

Foto İntelijansiya

Yeni bir kitap, yeni bir heyecana vesile olur ve moral değerleri yükseltir kuşkusuz. Entelektüel ortam, yeni…

Bir Disiplin Olarak Fotoğraf

Kendi Kendine Fotoğraf Fotoğraf bir disiplindir. Yapısında estetik kadar ciddi oranlarda matematik de barındırır. Fotoğraf, kendi…

Instant Fotoğraf

Bu fotoğrafçılık türü 1937’de Edwin H. Land tarafından bulunan Polaroid marka fotoğraf makineleri ile başlamıştır. Kızının…